Kur'an ve hikmet üzerine yaptığımız çalışmaların pratik hayattaki işlevi ? #NAK4
Yasin suresi tefsir videolarında aklımı kurcalayan bir soruya cevap buldum. Bulmuşken de not alayım blogda dursun istedim. İzleyicilerden biri arada Nouman reise soru soruyor o da tefsire devam etmeden önce soruyu cevaplıyor. Eğer videonun aslını izlemek isterseniz, link aşağılarda bi yerde :)
Soru şuydu: "Hikmet'i, felsefi kavrayışı falan öğrenmenin bize pratik faydaları nedir? Bunları çalışmak ve tanımlamak için çok zaman harcıyoruz lakin pratik olarak neyi almalıyız? Yani o bunu söyledi ama, bunların dışında pratik olarak neleri almalıyız?" Açıkça bunun yaygın bir endişe olduğunu düşünüyorum. Ve ayrıca bunun problematik ve Müslüman toplumda yaygın bir slogana bağlandığına inanıyorum. Slogan şu ki: Kur'an'daki her ayeti öğrenip bunu pratiğe dökmeliyiz. Lakin her ayet seni harekete çağırmaz. Elif, lam, mim seni harekete çağırmaz.
"Firavun ise yüz çevirmiş, Hz. Musa (as) hakkında: 'Bu bir sihirbazdır ya da bir delidir.' demişti." (Zâriyât suresi 39. ayet meali) ayeti seni 'Aksiyon'a çağırmıyor. Fakat Kur'an seni neye çağırıyor? Kur'an'ın bazı amaçları vardır. Kur'an'ın amaçları bizzat Kur'an tarafından tanımlanmıştır. Kur'an'ın kendisi söylüyor; "umulur ki düşünürsünüz, umulur ki tezekkür edersiniz, umulur ki takva sahibi olursunuz, umulur ki kendinizi korursunuz."
Bazen ayetler seni 'Aksiyon'a çağırır, diğer zamanlarda Allah'ın senden yapmanı istediği şey sadece düşünmen. Buyurur ki "sadece düşünmeni istiyorum". Başka zamanlar "gerçekten derin düşünmeni istiyorum" buyrurur.
Kur'an'da bundan şikayet eder "Hala Kur'an'ı gerektiği gibi düşünmezler mi? Yoksa kalplerinin üzerinde kilitleri mi var?" (Muhammed 24 meali). Bir şeyleri aksiyona dökmek için düşündüğümüz zaman yaptığımız şeyler hakkında konuşuruz. Bizim hareketlerimiz, tutmumuzun, duygularımızın, anlayışımızın sonucudur ve Kur'an'ın çoğu tutumumuzu değiştirir. Allah'ın gücüne, Allah'ın hikmetine hayran kalmamızı sağlar. Ve bu hikmet, bazı şeyleri görme yolumuzu ve onlara gösterdiğimiz tepkiyi değiştirir. Yani her ayet 'Aksiyon'a çağırmaz, yani ben inanmıyorum açıkçası. Senden hiçbir şey yapmanı istemeyen o kadar çok ayet vardır ki! Neyi çok yapman istenir. Hakkında düşümen istenir. Üzerinde düşünmen için, hatırlaman için birçok ayet var ki bu da Kur'an'ın meşru uygulamasıdır.
| Nouman Ali Khan
https://youtu.be/ALuec4rHIrc
Soru şuydu: "Hikmet'i, felsefi kavrayışı falan öğrenmenin bize pratik faydaları nedir? Bunları çalışmak ve tanımlamak için çok zaman harcıyoruz lakin pratik olarak neyi almalıyız? Yani o bunu söyledi ama, bunların dışında pratik olarak neleri almalıyız?" Açıkça bunun yaygın bir endişe olduğunu düşünüyorum. Ve ayrıca bunun problematik ve Müslüman toplumda yaygın bir slogana bağlandığına inanıyorum. Slogan şu ki: Kur'an'daki her ayeti öğrenip bunu pratiğe dökmeliyiz. Lakin her ayet seni harekete çağırmaz. Elif, lam, mim seni harekete çağırmaz.
"Firavun ise yüz çevirmiş, Hz. Musa (as) hakkında: 'Bu bir sihirbazdır ya da bir delidir.' demişti." (Zâriyât suresi 39. ayet meali) ayeti seni 'Aksiyon'a çağırmıyor. Fakat Kur'an seni neye çağırıyor? Kur'an'ın bazı amaçları vardır. Kur'an'ın amaçları bizzat Kur'an tarafından tanımlanmıştır. Kur'an'ın kendisi söylüyor; "umulur ki düşünürsünüz, umulur ki tezekkür edersiniz, umulur ki takva sahibi olursunuz, umulur ki kendinizi korursunuz."
Bazen ayetler seni 'Aksiyon'a çağırır, diğer zamanlarda Allah'ın senden yapmanı istediği şey sadece düşünmen. Buyurur ki "sadece düşünmeni istiyorum". Başka zamanlar "gerçekten derin düşünmeni istiyorum" buyrurur.
Kur'an'da bundan şikayet eder "Hala Kur'an'ı gerektiği gibi düşünmezler mi? Yoksa kalplerinin üzerinde kilitleri mi var?" (Muhammed 24 meali). Bir şeyleri aksiyona dökmek için düşündüğümüz zaman yaptığımız şeyler hakkında konuşuruz. Bizim hareketlerimiz, tutmumuzun, duygularımızın, anlayışımızın sonucudur ve Kur'an'ın çoğu tutumumuzu değiştirir. Allah'ın gücüne, Allah'ın hikmetine hayran kalmamızı sağlar. Ve bu hikmet, bazı şeyleri görme yolumuzu ve onlara gösterdiğimiz tepkiyi değiştirir. Yani her ayet 'Aksiyon'a çağırmaz, yani ben inanmıyorum açıkçası. Senden hiçbir şey yapmanı istemeyen o kadar çok ayet vardır ki! Neyi çok yapman istenir. Hakkında düşümen istenir. Üzerinde düşünmen için, hatırlaman için birçok ayet var ki bu da Kur'an'ın meşru uygulamasıdır.
| Nouman Ali Khan
https://youtu.be/ALuec4rHIrc
Yorumlar
Yorum Gönder